Suriye'de İsrail'in İşgal Ettiği Bölgeler, Faaliyetleri ve Oluşturduğu Tehdit

Esad'ın devrilmesi ile hemen birlikte İsrail ordusu, Suriye'de TSK ve YPG kontrolü dışında kalan bölgelerdeki askeri üslere yönelik 200~ hava saldırısı gerçekleştirdi. Hava saldırıları kapsamında Esad'dan geriye kalan helikopterler, savaş uçakları, hava savunma sistemleri ve mühimmat depoları hedef alındı. İsrail, Şam'ı kontrol altına alan güçlerinin Esad'dan geriye kalan hiçbir askeri gücü elde etmemesini ve Suriye'nin askeri gücünü tamamen yok etmeyi amaçlamıştır. 

Hava saldırıları ile birlikte İsrail ordusu, işgal ettiği Golan'dan Suriye'ye girmeye başlamış ve sınır hattında bulunan rejim üslerini imha etmeye başlamıştır. Bununla birlikte bölgede kalıcı üsler kurmaya başlamıştır. 

İlk başlarda hızlıca ilerleyen İsrail ordusu, Şam'ın 20 km kadar yakınlarına ulaşmış olsa da çoğu bölgeden geri çekilerek sınır hattında tampon bölge kurmaya başlamıştır. 



(Mor alan: İsrail işgali altındaki Golan, Kırmızı alan: Esad'ın devrilmesinden sonra İsrail'in işgal ettiği alan, Mavi noktalar: Yeni İsrail Üsleri)


(Mavi noktalar: Yeni İsrail Üsleri)

Kurulan 8 üs Heron Dağı'ndan başlayıp Al-Asbah'a kadar 42 kilometrelik bir hat oluşturmuştur. Kalan son üs bölgesi ise işgal altındaki Golan, Suriye ve Ürdün sınırlarının kesiştiği bölgededir.


(Kuneytire bölgesinde yer alan Batı Tell el Ahmar tepesine konuşlanan İsrail askerlerinin tepeye açtığı yol ve tepede kurdukları üs bölgesinin uydudan tespiti)

İsrail ordusu, Hermon Dağı'nda konuşlanılan iki noktada hem Lübnan hem de Suriye topraklarını ihlal etmektedir.


Hem Lübnan'ı hem de Suriye'ye hakim bu iki noktada İsrail ordusunun gözetleme, keşif ve istihbarat üssü kurmayı planladığı değerlendirilmektedir.

Heron Dağı, halihazırda İsrail ordusunun gözetleme, keşif ve istihbarat üslerinin bulunduğu bir yerdir. Bu iki nokta ile birlikte bu durumu daha da pekiştirmeyi amaçlamaları beklenmektedir.


(İşgal altındaki Golan bölgesinde yer alan İsrail istihbarat üssü:  33.315648, 35.809257)

İran'ın İsrail'e yönelik birinci saldırısı sırasında bu üs hedef alınmaya çalışılmış fakat füzeler üsse isabet etmemişti. İran'ın, İsrail'in Suriye'de İran Devrim Muhafızlarına yönelik düzenlediği saldırılarda bu üssün kullanıldığını değerlendirerek bu üssü hedef almaya çalıştığı düşünülmektedir.

(İsrail'in Suriye içerisinde kurduğu üs bölgelerinden çekilse bile Golan'da yaptığı gibi Hermon Dağı'nda yeni ele geçirdiği bölgeleri pazarlık konusu bile yapmayacağını düşünüyorum.)

Güneyden kuzeye yeni İsrail üslerinin konumları bunlardır:
  •  33.414047, 35.855019 (Heron Dağı)
  •  33.359811, 35.820225 (Heron Dağı)
  •  33.279343, 35.804465
  •  33.235841, 35.819717
  •  33.162515, 35.852817
  •  33.130289, 35.830757
  •  33.102750, 35.854140
  •  32.996828, 35.883726
  •  32.755368, 35.777595

İsrail ordusunun faaliyetleri ve oluşturduğu tehdit

İsrail ordusunun faaliyetleri birçok kişiyi korkutuyor olsa da karadan ilerleyerek Şam güçlerini yıkmaya yönelik (şimdilik) ilerlemedikleri rahatça söylenebilir. Özellikle gece vakitlerinde hava desteği ve bazen hava-hücum ile Golan'a yakın bölgelerdeki devrik rejim üslerini imha etmeye yönelik saldırılar gerçekleştirmektedir.

Bu tarz özel saldırılarından ardından İsrail ordusu bölgeden çekiliyor olsa da 3 Mart gecesi El-Mal bölgesine düzenlenen operasyonda İsrail ordusu Golan'dan 14 km kadar içeri girmiştir ve derinliğin gittikçe artması da olağandır.

İsrail ordusu bu kurduğu üs bölgelerini tampon bölge ilan etmiştir ve bu tampon bölgesine de bir tampon bölgesi daha ilan ederek Şam güçlerinin bölgeye girişini engellemeye çalışmaktadır. Geçtiğimiz hafta İsrail hava saldırısı ile bölgeye ilerlemeye çalışan Şam güçlerini hedef almıştı.


(3 Mart günü İsrail ordusunun imha ettiği devrik rejim üssünün konumu ve Golan'a uzaklığı)

1 Mart tarihinde, Şam şehir merkezinin hemen eteklerinde yer alan ve Dürzi çoğunluktaki Caramana'da Şam güçleri ile Dürziler arasında sorunlar yaşamış ve eski rejim askerlerinden oluşan silahlı Dürzi güçler bölgeye destek göndermeye çalışmıştı.

Bu gerginlik haberleri ile birlikte İsrail Başbakanı Netanyahu, Şam güçlerinin Dürzilere yönelik olası saldırısına karşı İsrail ordusunun savunma planı yapması talimatı verdiğine dair haberler İsrail medyası tarafından paylaşılmaya başlandı.  

Netanyahu'nun ordusunu Şam'a sokmaya çalışacağına beklenmese de Dürziler üzerinden Şam güçlerine karşı adımlar atmaya çalışacağı aşikardır. 


Netanyahu'nun havadan bir nevi destek sağladığı Dürzi silahlı grupları ise devrik rejimin subayları oluşturuyor. İsrail bir yandan devrik rejim üsleri Şam güçlerine geçmesin diye 14 km kadar içeri girerek operasyonlar düzenliyorken diğer yandan devrik rejim güçleri Şam'a karşı savaşabilmesi için havadan koruma sağlıyor.

İsrail'in her seferinde Dürzi ve Kürt güçlere yönelik olası bir saldırıya izin vermeyeceğini belirtirken bahsettiği Dürziler herhalde devrik rejimin askerleri olmaması lazım. Çünkü onlar da ne olursa olsun İsrail'den nefret ediyorlar. 


(Beyaz alan Süveyda bölgesinde Şam güçlerinin henüz girmediği alanı göstermektedir)

Şam ile Süveydalılar henüz Şam güçlerinin bölgeye girmesi konusunda bir anlaşmaya sağlayamamıştır. Yerel halk ve devrik rejim askerleri bölgede silahlanmış olsa da nizamı sağlayacak bir güç bölgede bulunmamaktadır. Rejimden kalan hava üsleri bile yan köydekiler tarafından hala yağmalanıyor. 

Nizamın olmadığı bu bölgede gün geçtikte Şam güçlerine karşı kurulmuş yapılar güç kazanabilir, güvenlik durumu kötüleşebilir, Ürdün sınırı üzerinden uyuşturucu ticareti devam edebilir ve son olarak İsrail istihbaratı Dürziler ve Şam güçleri arasını bozmak için provokatif adımlar atabilir. 


3 Mart gecesi, kimliği belirsiz bir grup kişi Süveyda'nın kuzey girişindeki Ankud Meydanına (32.738126,  36.570884) İsrail bayrağı çektiler ve Netanyahu'ya seslenerek "Dürziler, Kürtler ve Aleviler olarak Ahmed Şara'nın kontrolü altında yaşamak istemediklerine" dair bir açıklama paylaştılar.

Bayrak kısa bir süre ardından yerel halk tarafından indirildi ve yakıldı. Fakat bu provokatif adım şu anlık çok basit bir olaymış gibi gelse de ilerleyen zamanlarda İsrail'in planladığı işlerin habercisi olabilir. Bu sebeple Dürziler ve Şam'ın hızlıca anlaşarak İsrail'e bir alan bırakmaması lazım. 

Son olarak bu İsrail saldırganlığı Şara için hem Arap devletleri hem Batıdan destek alması için ve Suriye içerisindeki "azınlıkların" güvencesini kazanması için önemli bir fırsat olabilir. Tabi önce başarılı olması lazım :)